Bir insan ne kadar soğuya dayanabilir, ne kadar soğukta koşabilir, insanlar koşarak ısınabilir mi, hipotermi kaç derece soğuğa maruz kalınca başlar gibi bir takım sorular varsa kafanızda, bu sene düzenlenen Riva Koşusu 'na katılsaymışsınız keşke. Ben bu soruların çoğunun cevabını bu yarışta aldım sanırım. Kolay kolay üşüyen bir insan da değilimdir ama insanın kemiğinin içindeki ilik donar mı? Donarmış.
Tek kelimeyle efsane bir yarıştı benim için Riva Koşusu. Gerçekten çok sağlam şekilde üşüdük. Üşümedim ki diyerek erkeklik yapmanın manası yok, bildiğiniz donduk. Instagram 'da #rivakoşusu etiketi altında paylaşılan her 10 posttan 9 tanesine bakın, üşüdük diye başlıyordur. Müthiş soğuktu bakın yazmaya doyamıyorum.
Bir an önce başlasa da ısınsak artık diye diye sonunda 5inci kilometresine doğru kanın vücudumda dolaşmaya başladığını anladım sanırım. 5 ve 10 kilometre olarak düzenlenen ve sizin seçiminize bırakılan yarışın parkuru oldukça güzel. Büyük bir bölümü asfalttan oluşsada, yer yer toprak geçişler de mevcut. Ama inanın, efsane deniz manzaraları görülüyor koşu boyunca. Zaten bu bir eğlence koşusu olduğu için, derece yapmak gibi bir niyetiniz yoksa sık sık durup fotoğraf çekme ihtiyacı duyulan bir koşuydu.
Ben çok eğlendim. Diğer yazılarımda bahsettiğim, olmazsa olmaz ikramlar kısmını bu yazımda pek açmayacağım ama bunun kadar bol ikramlı bir yarış daha görmedim. Bir insan, 3 bardak mercimek çorbası, 1 tabak kavurmalı pilav, 2 tulumba tatlısı, 3 bardak çay ve 2 ayran + 3 şişe su içer mi? İçermiş.
Yarış hakkında tüm bilgilere buradan ulaşabilirsiniz. Seneye kesinlikle oradayım! :)
Yorumlar
Yorum Gönder