41. Vodafone İstanbul Maratonu 'nu da Geride Bıraktım




Bu yıl 41.'si düzenlenen Vodafone İstanbul Maratonu'nda 15 kilometre koşup, madalyamı aldım.

Koşu benim için kusursuz geçti. 15 kilometreyi 1.5 saatin altında tamamlayarak kendimi de şaşırttım. Hiç böyle bir hedefim yoktu, kafamda sadece "Koşuyu bitir!" düşüncesi vardı. Kasmadan koştuğum için de yorulmadım (Kassam belki de 1 saati görürdüm :P). 

Genel itibariyle eğlendiğim bir koşu oldu fakat olumsuz diye belirtebileceğim tek konu, eşya otobüsleriydi. Ben G2 kapısından giriş yapanlardandım. Koşuda yığılma olmasın diye startlar belli aralıklarla veriliyor. A B C D gibi kapılar mevcut. Ben G2 olarak en son çıkış yaptım. Startımız sanıyorum 10:15 gibi oldu sıra ancak geldi. Fakat eşya otobüsleri okadar ileride bulunuyordu ki, herhalde çantamı bırakmak için 1 kilometre yürüdüm, bıraktım. Sonra G2 kapısına tekrar 1 kilometre yürüdüm. Bunu ısınma olarak değerlendirebiliriz ama yürümek yerine açma/germe hareketleri yapmayı tercih ederim. Çantasını bırakamayan ve beraber koşan yüzlerce insan gördüm. Hava sıcak, 15 kilometre koşacaksınız ve sırtınızda çanta! İnanılmaz eziyet. O çanta emin olun bir süre sonra 20 kilo hissettirir :)

Koşudan sonra Yenikapı'da düzenlenen fuar ise çok hoşuma gitti. Birçok markanın tanıtım yaptığı ve bol müzikli olması hoşuma gitti ve tabi yediğim makarnanın tadı hâla damağımda.

Seneye ise kesinlikle 42 kilometre elit kategorisine kayıt yaptırmayı düşünüyorum. Yılda ortalama 1500 - 1700 kilometre koşan birisiyim. İstanbul Yarı Maratonu olan 21 kilometrelik mesafeyi de koşmuş birisiyim ama kesinlikle Maraton Koşucusu unvanını sahip olmak istiyorum, kafaya koydum. 

2020 Avrasya Maratonu bekle beni! :)


Yorumlar